18 Yaş Aile Birleşimi Emsal Mahkeme Kararı

Başvuru anında belirleyici olan çocukların azınlığı

Bir mülteci çocuklarını aile birleşimi yoluyla yanına getirmek istiyorsa, reşit olmamalıdırlar. Avrupa Adalet Divanı şimdi bunun nasıl ölçüldüğünü açıklığa kavuşturdu. Yargıçlar, Belçika yönetmeliğinin AB yasalarıyla uyumlu olduğunu düşünmediler.

Avrupa Adalet Divanı (AAD) Perşembe günü aldığı bir kararla,  aile birleşimi için başvuruda bulunulması durumunda çocuğun hangi noktada reşit olmaması gerektiğine açıklık getirdi. Hakimlere göre, başvurunun zamanlaması belirleyicidir. Çocuğun adli kovuşturma sırasında reşit olması halinde, başvurunun kabul edilemez olduğu beyan edilemez (karar V. 16.07.2020 Az. C-133/19, C-136/19 ve C-137/19).

Arka planda Belçika’dan bir vaka var. Orada, tanınan bir mülteci reşit olmayan çocukları için aile birleşimi başvurusunda bulunmuştur. Başvurular birkaç kez reddedildi ve ardından gelen dava kabul edilemez ilan edildi. Bu arada, çocuklar reşit olmuştu ve Belçika Yabancılar Konuları Konseyi’ne göre artık aile birleştirme gerekliliklerini karşılamıyordu.

Lüksemburg yargıçları, çocuğun yaşının yalnızca yetkili makam aile birleşimi başvurusu hakkında karar verdiğinde değerlendirilemeyeceğinden şikayet ettiler. Bu, reşit olmayanların korunmasını da garanti eden Avrupa yasalarıyla uyumlu değildir. Ayrıca yargıçlar, idari kararın zamanlamasına dayanmanın tüm başvuranlara eşit ve öngörülebilir muamele sağlamayacağını ve aile birleşimi başvurularının değerlendirilmesinde büyük eşitsizliklere yol açacağını söylediler.

Göçmenlik için avukat Dr. Münih’teki Max Planck Sosyal Hukuk ve Politika Enstitüsü’nden Constantin Hruschka, ABAD’ın kararı sürpriz değil. Aile birliği hakkını ve etkili yasal korumayı önemli ölçüde güçlendireceklerdir. Hruschka’ya göre karar, Lüksemburglu yargıçların Nisan 2018’de vermiş olduğu sözde ters aile birleşimi kararının ilkelerinin “tutarlı bir devamı”.

vbr/LTO editörleri

Yorum yaz